Nisan

15 Nisan 2016

Önceki bahsettiğim şirketten hala cevap alamadım. Git gide biraz daha karamsar olmaya başlıyorum. İşin bir ucundan başlasam, sonu geçecek ama yok işte. Şu aralar hastalıklarla uğraşıyorum. İlkbahara girdiğimiz için etrafta polenler uçuşuyor. Hava sıcak, üstümüzü çıkarıyoruz, bir anda bozuyor ve hasta oluyoruz. Hem dengesiz havaların olmasından hem de polenlerden dolayı burun akıntım başladı. Bugün biraz daha iyi hissediyorum kendimi.

Uyku düzenim tamamen değişti. Önceden 12 olmadan uykum geliyordu. Sonra bu saat 2’ye 3’e kadar çıktı. Sonra 5’ler ve 6’lar. Şuan öğlenleri uyuyorum. Gece tamamen ayaktayım. Kötü bir durum, günü yaşamış gibi hissetmiyorsun. Sanki sen yaşarken herkes ölü, herkes yaşarken sen ölüsün.

Son birkaç gündür kendimi tamamen bilgisayara adadım. Az biraz Fransızca çalışıyor, sonra da bilgisayara bakıyorum. Kitap okumayı bile bıraktım. Önceden yatmadan önce mutlaka dişlerimi fırçalardım, bugün dişlerimi fırçalamadığım üçüncü gün olacak. Kendimi tamamen salmışım ve bu hiç hoşuma gitmiyor. Kontrolü seven biri olarak bu durumu düzeltmem gerektiğini biliyorum. Şu iş olayı bir hallolsaydı, hayatım biraz daha düzene girebilirdi.

Fotoğraf çekmek istiyorum ama malesef şehirde gidilecek yer yok. Bu yüzden bu isteğimi de erteliyorum. Yapmak istediğim çok şey var sanki ama bir yandan da evden çıkmak istemiyorum. Kendimi evde daha huzurlu hissediyorum. Bisiklet sürmeyi bile aza indirdim.