Bu gece yine uyumadım. Uyumayı sevmediğimi daha önce söyledim mi hatırlamıyorum. Şuan biliyorsun, uyumayı sevmiyorum. Zaman kaybı geliyor, bunu söylüyorum fakat az uyuduğum da söylenemez. “Uykuyu sevmiyorum ama deli gibi uyuyorum” diyenlerden biriyim. Sabahın dokuzuna kadar ayık olup o saatten sonra uyuyan ve akşam karanlığında kalkan biri haline gelmek istemiyorum yine. Şöyle on iki gibi yatsam, altı gibi kalksam benden mutlusu olmaz etrafımda.
Burada yazıyorken evin durumunu yazayım. Annem yeni aldığımız televizyonun karşısında iPad’in başında internette geziniyor, babam çalışma odasında bilgisayar başında. Bende bilgisayar başındayım, malum. Yani herkes ayrı telden çalıyor. Kocaman bir televizyon aldık televizyon kültürümüz geri gelsin diye fakat kimse bana mısın demiyor. Aslında haklıyız, televizyonda izlenecebilecek hiçbir şey yokmuş. Keşke bunu televizyon almadan önce düşünseydik (LOL).
Kendimi yine yalnız hissediyorum. Hissetmenin ötesinde, öyleyim. Yalnızım fakat bu durum beni o kadar huzurlu hissettiriyor ki. Hani iş yerinde deli gibi çalışıp yapmak istediği tek şeyin sadece evde oturmak olduğunu söyleyen insan gibiyim. Evde oturayim, kimse bulaşmasın, böyle yaşayayim gitsin. Artık annem, babam ve ablamlar hariç hiçkimseye ihtiyacım yokmuş gibi hissediyorum. Birinci dereceden akrabalarım da olsun yanımda. Fakat bunun ötesinde hiçbir kimsenin olmasına gerek yok. Yani ihtiyacım yok. Bu durum aynı sevgilim olmasını isteyip istemem gibi.
Yalnız olmaktan korkuyor musun? Etrafındaki herkesin bir çift olmaya başlaması seni korkutuyor mu? Arkadaşların hamile mi olmaya başladı ya da dur, anne baba mı oldular? Bütün bunlar seni birini bulmaya mı zorluyor? Bunu düşündüren şeyin ne olduğunu hiç düşün. Normal olmaya ve yapılması gerekeni yapma hissi ediniyorsun onlara baktıkça. Sanki zaman geçiyor ve her şey daha da zorlaşıyor, zamanla yarışan insanlara arkadan yetişebilmek için onların geçtiği yoldan senin de geçmen gerekiyor. Bu hisse kapılıyorsun, biliyorum çünkü o hissi insanlarda görüyorum. Uçuk bir insan olmanı ve seninle tanışmış olmayı dilerdim. Keşke farklı bir insan olsan ve vaktimi sadece seninle geçirebilsem. Fakat öyle değilsin, çünkü farklı olan insanlar buraya gelip bu yazıyı okumazlar. Onların yapacağı daha farklı şeyler vardır. Bir blog okumak onlara göre bir şey değil.